Dünya Global Bir Köy Müdür?
Dünya Nasıl Köy Olabilir?
McLuhan, bir zamanlar teknolojinin bizi bir araya getirdiğini ve dünyanın giderek daha küçük, daha erişilebilir ve daha bağlantılı hale geldiğini fark etti. Artık sadece kendi köyümüzdeki insanlarla etkileşimde bulunmuyoruz, aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki insanlarla da bağlantı kurabiliyoruz. İşte bu yüzden, dünya artık sadece bir büyük "global köy" olarak kabul ediliyor.
Peki, bu global köyde komşularınız kimler? İtalya'da bir pizza ustası, Japonya'da bir sushi şefi veya Brezilya'da samba dansçısı olabilirler. Teknoloji sayesinde dünyanın dört bir yanındaki insanlarla etkileşimde bulunabiliyoruz, farklı kültürleri keşfedebiliyoruz ve bu büyük köyün sokaklarında dolaşabiliyoruz.
Bu yazıda, McLuhan'ın "Dünya global bir köydür" sözünün ötesine geçeceğiz. Sizleri bu büyük köyde neler bekliyor, teknolojinin ve iletişimin bu köyü nasıl küçülttüğünü ve bu "köyde" neler öğrenebileceğinizi keşfetmeye davet ediyoruz.
Küreselleşme Bizi Yakınlaştıran Bir Kavram Mı?
Küreselleşme, son yıllarda üzerinde en çok tartışılan, çok farklı anlam ve değerler yüklenen, çok farklı tanımlamalara ve nitelemelere konu olan bir kavramdır. Kısaca, "dünyanın tek bir mekân olarak algılanabilecek ölçüde küçülmesi anlamına gelen bir zamanı” kapsayan küreselleşme olgusu, sosyal ve kültürel değerlerin ve bu değerlere ek olarak siyasi ekonomi çerçevesinde oluşmuş birikimleri ulusal sınırlar dışına taşıyarak yeni bir dünya düzeni oluşmasına katkı sağlamıştır. McLuhan’ın küreselleşme hakkında 1962 yılında yazdığı bir metinle yeni iletişim teknolojilerinin yaşamlarımızdaki etkisini kavramak üzere sık sık söylenilen “global village” yani “küresel köy” terimini ilk defa kullanmıştır. Coğrafi sınırların önemini yitirmesi ve kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması ile birlikte fiziksel mekân yeni bir boyuta evrimleşmiştir. Artık birey dünyanın neresinde olursa olsun dünyada olup biten olayları anında izleyebilme ve olaylardan haberdar olabilme kabiliyetine sahiptir. Son yirmi yıldır daha önce yaşanmamış bir hızda olan küreselleşme hareketi sonucunda toplumsal alanlarda hızlı bir değişim yaşanmaktadır. Bu değişimin temel noktası yeni iletişim ve enformasyon teknolojilerindeki yeniliklerden kaynaklanmaktadır. Bu gelişmeler sonucu dünya gerçekten ‘küresel köy’ olmaya başlamıştır. Özellikle internet medyasının getirdiği özgür ve geniş alan ise edilgen konumdaki kitlelerin seslerini duyurmalarını çok net bir şekilde sağlamıştır. Sivil toplum hareketleri artık seslerini duyurmak için televizyon kanallarının dikkatini çekmeyi beklemeyi bırakmış kendi sosyal medyaları aracılığı ile topluluklar kurarak halka bu platformlardan seslenmeye başlamışlardır
Yeni Medya'nın İnanılmaz Gücü!
Enformasyonu yönlendirmedeki bu hareket gücü öyle bir noktaya gelmiştir ki kitlelerin biriken enerjileri meydanlara taşmış ve devrimleri hareket noktası haline gelmiştir. Geleneksel iletişim araçları televizyon, gazete ve radyo hem iletişim araçlarının sahipliğinde hem de içeriğin belirlenmesinde gerbildirimsiz bir yapıya sahiptir. TV istasyonları bir ya da birkaç kişinin sahipliğindeyken, uluslararası alanda tekellerin kontrolünü altıdaydı. Yeni iletişim teknolojileri sayesinde bu hegemonyalar yavaş yavaş yıkılmaya başlamıştır. Çeşitlenme ve parçalanma ile kontrol tekeli çok merkezli yapı haline gelmektedir. Yeni iletişim teknolojileri, özellikle internet teknolojisi kullanıcıların kendi elektronik gazetesini oluşturmasına yetkisi de vermektedir.
Teknolojinin Rolü
McLuhan'ın bu sözü, teknolojinin rolünü ve iletişimin nasıl bir köyü küçültebildiğini vurguluyor. Artık bilgi ve haberler saniyeler içinde dünyanın öbür ucundan buraya ulaşabiliyor. Bu, iletişimi hızlandırıyor ve dünyayı bir araya getiriyor.
Yaşanan yeni teknolojik gelişmeler ile yeni bir toplumsal dönemin başladığı söyleneyebiliriz. Yeni iletişim teknolojileri bilgi miktarını artırması, bireysel iletişime imkân sağlaması, etkileşimin artması ve evrensel erişim imkânı sağlaması gibi özelliklerinden dolayı katılımcı demokrasiyi olayların içine almak bir araç olarak değerlendirilebilir. Hatta Friedman bu yeni ortamdaki bireyler için ‘süper güçlendirilmiş birey’ tabirini kullanmaktadır. Underwood da “internetin tercih edilme nedenlerinden biri, kullanıcılara geleneksel medya şirketlerinin “tek’ten çoğunluğa” olgusunu dengelemek için internetin eşitlikçi potansiyelinden hareketle demokratik ağ iletişiminin “çok’tan çok’a” geçmesi fırsatı sunulmasıdır’ diyerek yeni iletişim araçlarının eşitleyici etkisinden bahsetmiştir. İçinde bulunduğumuz toplumu betimleyen resmin diğer bir parçasında da ağ toplumlarıdır. Çağımız toplumu artık, herkesin her yerde ve her zaman istediği yere bağlanabildiği çağdır ve bu olgu ‘ağ toplumu’ olarak adlandırılır. Ağ toplumunu etkin kılan en önemli özellik, iki yönlü iletişim, bir başka deyişle çift etkileşimdir. Yakın dönemde ortaya çıkan ‘sosyal ağlar’ kavramından bahsecek olursak geri bildirim panelleri, anında geri dönüş, benzer fikir toplulukları buna örnektir. Gelesensek medya da kullanıcılar tek taraflı iletişim kurmaktaydı. Akış yapılan olayı sadece uzaktan izleyerek yetinen kitle artık olayın içinde olup olay örgüsünü değiştirme kapasitesi bile vardır. Atılan tweetler birçok kişi tarafında rt yapılarak gündem oluşturma yetkisine sahip birey kendini daha güçlü hissetmektedir. Haberlerden ziyade kullanıcılar birçoğu olayları sosyal medyadan takip etmektedir. Marshall McLuhan'ın "Dünya global bir köydür" sözü, sadece bir tespit değil, aynı zamanda modern dünyanın karmaşıklığına bir bakış açısı sunuyor. Artık her birimiz, bu büyük köyün sakinleri olarak dünya çapında komşularımızla iletişim kuruyor, onları tanıyor ve onlardan öğreniyoruz.