Bilmeyen Kalmasın? Geleneksel ve Yeni Medya Savaşı
Medya Nedir?
Medya; günümüzde hemen hemen her yerde karşımıza çıkan bir olgudur. Çoğunlukla ses, görüntü ve yazı ile gerçekleştirilen bir iletişim aracı olan medya neredeyse her alanda mevcut. Bilgi çağındayız ve mecraların hepsi görsel işitsel bilgi ve dokümanlardan oluşuyor. Bilgiye ulaşmak ise eskisi kadar zor değil ancak doğru ve kaliteli bilgiye ulaşmak, gerçekçi ve yeterli bilgileri elde etmek ve bunları güvenli kaynaklardan sağlamak eskisinden daha zor bir hale geldi. Medya ise kısaca yazılı, sesli ve görsel bir kitle iletişim aracı olarak tanımlanıyor. Ancak günümüzde teknolojinin hızlı gelişiminden dolayı zaman zaman bu tanım bile yetersiz kalıyor. Mozambik’deki küçük bir kabile köyüne bile saliselerle ulaşabilme imkanı sağlayan medya araçları, uzaydan, yer altından hatta denizin altından bile bilgi aktarabilir hale gelmiş durumda. Siyasi gündemi de saniyeler için aktarabilen medya aynı zamanda bir eğlence aracına da dönüşebiliyor. Medya olgusu; haber alma ve haberi iletme ihtiyacını temel alan bir iletişim kavramıdır. Hem iletişimin kaynağı hem de iletişim mecralarının hemen hemen hepsi “medya” ifadesi altında toplanır. Haber, edebiyat, bilim, sanat, siyaset, din gibi alanların hemen hemen hepsi bilgi veya örgütlenmeleri paylaşma üzerine kurulu kavramlardır. Mesela bir etkinliği izleyen insanlar medya üzerinden birbirleriyle iletişim kurarken, etkinliği düzenleyenler ise ekonomik amaçlar için medyayı kullanmaktadırlar. Siyasiler, haberciler veya basın aracılığı ile kitleyle iletişime geçer ve politik amaçlarını aktarma ve geniş kitlelere yayma imkanı bulurlar. Bilimsel araştırmalar için medya araçlarına ihtiyaç duyulur. Edebi bir eserin yaratılmasından en son kişiye ulaşmasına kadar medya araçlarına ihtiyaç vardır. Örnekleri bu şekilde sıralayarak arttırmak mümkün. Kısaca anlatmak gerekirse medya araçları, temel ihtiyaçları kadar bir öneme sahiptir. Günümüz dünyasında hızla gelişen İnternet (televizyon, dergi, gazete, radyo gibi “eski” medya araçlarını kullanım açısından geçmiş ve yerlerini almıştır.
Geleneksel Medya Nedir?
Geleneksel medya veya eski medya olarak adlandırılan kanallar görsel ve yazılı basın araçları olarak bilinen televizyon, gazete, radyo, dergi olarak bilinmektedir. Bilgiler ve olaylar bu araçlar kullanılarak hedef kitleye ulaştırılır. Bu yüzden bu mecralar “kitle iletişim araçları” olarak da adlandırılmışlardır. Geleneksel medya araçlarının bilinen en önemli özelliği içeriği üreten kişiler ile içeriği alan tüketen kişilerin farklı olmasıdır. Bir diğer adı eski medya olan geleneksel medya kavramında yer alan bazı araçlar aslında o kadar da eski araçlar değillerdir. Örneğin, televizyon ve özellikle özel televizyonun bilindik geçmişinin ülkemizde 1980’li 1990’lı yıllara dayanmaktadır. 1980’lerde kurulmaya başlayan televizyon ülkemizde 1990’larda yayılmaya ve özelleşmeye başlamıştır. Sonraları İnternet ve DVD-Blu-Ray teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte ortaya çıkan kanalların “yeni medya araçları” olarak adlandırılması, onlardan daha önce kullanılan kanalların ise “eski” veya “geleneksel medya araçları” olarak adlandırılmasına sebep olmuştur. Yeni medya özellikleri ve yeni medya kavramı gibi konularda adından çokça bahsedeceğimiz Marshall McLuhan kitaplarında ve hipotezlerinde aslında televizyon gibi kanallardan bahsederken “yeni medya” kavramını kullanıyordu. Artık onun bahsettiği araçlardan bahsederken “geleneksel medya” terimini kullanıyoruz. Ama McLuhan’ın yaptığı “yeni medya” tanımını ve hipotezlerini günümüzde kullandığımız yeni medya kalıbını ve içerdiği araçları, kanalları anlamak için kullanabileceğimiz çok önemli kaynaklardır. Bir sonuca varmamız gerekirse günümüz dünyasında geleneksel medya kalıbının içine giren kanalların televizyon, radyo, gazete, kitap, dergi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yani karşılıklı iletişime izin vermeyen basılı medya kanallarını ya da televizyon gibi tek taraflı iletişime izin veren görsel ve işitsel medya araçlarını geleneksel medya olarak adlandırabiliriz. Tabi günümüzde yeni medya aracı olarak adlandırdığımız araçların (internet, akıllı telefon, tablet) belki de yakın bir gelecekte eski (geleneksel) medya araçları olarak anılacağını da unutmamalıyız.
Yeni Medya Nedir?
İngilizcedeki media sözcüğü; araç orta, ortam aracı anlamlarına gelen medium sözcüğünün çoğuludur. Türkçe de ise “medya” sözcüğünün en iyi tanımı “kitle iletişim araçları” dır. Kitle iletişim araçları ise; Kitlelerin, güncel olayları takip edebilmelerini sağlayan araçlardır. Günümüz dünyasında medya deyince akla gelen ilk araç televizyon’dur. Ancak hızla gelişen teknoloji sayesinde en çok gelişen araçlardan biri olan internetin yaşamımızın hemen hemen her anına dahil olmasıyla birlikte sosyal medya yani yeni medya tanımı ortaya çıkmıştır. Günümüz dünyasında en salt kullanımı ile bilişim teknolojilerini ifade eden yeni medya tanımı aslında kendi içinde pek çok kavramı barındıran, sınırları ve etkileri geniş bir kavramdır. Bilişim teknolojileri bütünün ancak birazını ifade etmektedir. Bunun yanı sıra yeni medyanın açıklanmasında tek ve net bir söylem olmadığı; söylemlerin daha çok, tanımın kapsadığı teknolojik paydaşlar, sosyal ve kültürel etmenler çevresinde biçimleştiği görülmektedir. Bunun temelinde ise, tanımın tarihte uzun bir süre birbirine yakın şekilde gelişme gösteren ancak bağlantısı bulunmayan iki ayrı alanı bir araya getirmesidir. İletişim ortamları ve bilişim teknolojileri. Dijital dünyada internet hemen hemen herkesin hayatının bir parçası olmuş durumdadır. Her zaman istenilen her bilgiye çok hızlı bir şekilde ulaşabilecek hale getirilmiş durumdadır. En çok gündelik yaşantımızı etkileyen bu durum yeni bir ortama zemin hazırlamıştır. Geleneksel medya araçlarının yerlerini (gazete dergi vs.) akıllı cihazlar olarak adlandırılan bilgisayarlar, telefonlar ve tabletler almış ve insanlığın bağımlılığı olmuştur. Çevrimiçi olunabilecek her yerde erişebildiğimiz internet dünyası sanal ortamlarıyla Yeni Medya başlığın altına girmiştir. En bilindik sanal medya ortamları ise facebook, instagram, youtube twitter vs.dir. Teknolojinin bu kadar hayatımıza dahil olduğu bir zamanda televizyon izlemek veya gazete okumak gibi alışkanlıklarımızın yerine akıllı cihazlar sayesinde istediğimiz zaman istediğimiz içeriği açıp bilgiye doğrudan ulaşabilme imkanlarımız gelişmiştir. Bu durumda geleneksel medyaya ilgimiz ise günden güne azalmış ve yeni medya araçlarının hızla yükselmesine sebep olmuştur. Yeni medya araçları için içerikler üretmek, kanal ve sayfalar açarak şahsi bir medya oluşturma gibi trendler oluşmuştur.
Yeni medya araştırmaları ile literatüründe önemli bir yer sahibi olan Lev Manovich’e göre güncel olarak yeni medyayı oluşturmayı sağlayan her iki alandaki gelişmelerin birlikte çalışmasıdır. 19. Yüzyılın bütününde ve 20. Yüzyılın başlarında bir tarafta endüstriyel atılımlara katkıda bulunan , üretim portföylerinin otomatikleşmesini mümkün kılan, hesaplamalarını otomatik bir biçimde yapan makineler gelişirken, diğer yanda ses, metin ve görüntülerin farklı şartlarda saklanmasını, iletilmesini mümkün kılan teknolojilerde gelişmiştir. Güncel dünyamızın modern olarak anılan ilk bilgisayarı, birbirine bağlantısız olarak bu iki ayrı alandaki teknolojileri birleştirmiş; bu bir araya gelme durumu ise bir çok kişinin mükemmel diyebileceği gelişmelerin başlangıcı olmuştur. Yeni medya, zamanla, içerisinde sosyal ortam, elektronik ticaret ve eğlence olgularını barındıran teknolojik endüstriyi ve kültürü tanımlamak için kullanılan bir kavrama dönüşmüştür.
Medya Savaşı: Kim Kazanır?
Bu yazı boyunca, geleneksel ve yeni medya arasındaki çekişmenin nasıl bir dönüşüm yaşattığını ve medya tüketimimizi nasıl etkilediğini inceledik. Medya savaşı, sadece büyük yayın şirketleri ve dijital platformlar arasında değil, aynı zamanda bireylerin medya içeriği üretme ve tüketme şekillerini de etkiliyor. Kimin kazandığını belirlemek zor olsa da, medya tüketicileri olarak bu savaşın neler getirebileceğini anlamak ve bilinçli medya kullanıcıları olmak için bu değişimi yakından takip etmek önemlidir. Savaşın sonucunu belirleyen aslında bizleriz, medya içeriği üreten ve tüketen bireyler. Bu savaşın hangi yönde sonuçlanacağını görmek için ise medya dünyasındaki değişiklikleri yakından izlemeye devam edeceğiz.